Psikoterapiler bireyler için çoğu zaman en hassas hayat deneyimlerin konuşulduğu, çeşitli duyguların, düşüncelerin ele alındığı bir yolculuktur. Bu yolculuk sürecinde psikolog seçimi yaparken dikkat edilmesi gereken bazı noktalar var, bu yazıda onları ele alacağız.
Psikoloji alanındaki bilim insanları, insan psikolojisini yıllar boyunca farklı açılardan ele almışlardır. Örnek vermek gerekirse; birçoğumuzun bildiği Sigmund Freud psikoanaliz ekolü üzerine bir öncüdür. Bunun yanı sıra Aaron T. Beck ise bilimsel olarak faydası kanıtlanmış olan Bilişsel Davranışçı Terapiler (BDT) ekolünün öncüsüdür. Alanda kullanılan diğer terapi ekolleri başlıca, Psikodinamik Terapiler, Gestalt Terapi, Davranışçı Terapi, Birey Merkezli Terapi, Varoluşçu Terapi, Çözüm Odaklı Kısa Süreli Terapiler gibi sıralanabilir. Bu ekoller temel olarak benzer noktalardan yola çıksa da insan davranışının temellerini, psikopatolojik bozuklukları ve terapi süreçlerini farklı şekillerde ele almaktadırlar. Örneğin psikanalitik ekolde terapi süreci uzun yıllar sürmektedir ve ağırlıklı olarak çocukluk deneyimleri üzerine çalışılmaktadır. Buna karşın BDT ekolü ise, düşünce süreçlerimiz ve davranış şekillerimiz üzerine çalışan ve seanslarda ele alınanları günlük hayata geçirmek için verilen çalışmalar içeren bir ekoldür. BDT, psikoanalitik terapilere göre daha kısa bir süreçtir. Bu gibi farklılıklar nedeni ile, terapist kadar terapistin benimsemiş olduğu ekol de önemlidir. Mesela uzun seneler sürecek bir terapi sürecine girmek istemeyebilirsiniz, bu yüzden başlamadan önce küçük bir araştırma yapmakta fayda var.
Terapist seçimine geldiğimizde ise, ülkemizde ne yazık ki ruh sağlığı alanında bir meslek yasası bulunmamakta. Ancak psikoloji alanında Türkiye’de öncü olan Türk Psikologlar Derneği (TPD) tarafından belirlenmiş olan “Etik Yönetmeliği” bulunmaktadır. Dünyada ise çoğunlukla American Psychological Association (APA) etik ilkeleri geçerlidir. Bu doğrultuda Psikolog, Psikoloji lisans mezunu olan kişidir. Sosyoloji, Sosyal Hizmet, Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık gibi lisans bölümlerinden mezun olan kişiler psikolog değildir ve psikoterapi yapma yetkinlikleri yoktur. Bunlara ek olarak Tıp Fakültesi mezunu olup psikiyatri uzmanlığı olan doktorlar da terapi ekol eğitimleri alarak psikoterapi süreçleri yürütebilirler. Ancak etik olarak bir psikoloji lisans mezunu psikologun psikoterapi yapması yeterli değildir. Bireysel danışmanlıkta, yetişkinler ile psikoterapi yapmak için Klinik Psikoloji Yüksek Lisans yapmış olmak gerekmektedir. Bunların yanı sıra, terapistin benimsediği psikoloji ekolü üzerine kapsamlı eğitim almış olması gerekmektedir. Alanda uzman hocalar ve diğer meslektaşlar ile yapılan süpervizyon eğitimleri ile vaka tartışmaları yapmak da terapistler için mesleki gelişime katkı sağlayan önemli süreçlerdir. Bu nedenle danışacağınız uzmanın özgeçmişini dikkatlice incelemelisiniz.
Terapistinizi seçtikten sonra ilk seansa gittiniz ancak o terapistle çalışmak istemeyebilirsiniz, sevmeyebilirsiniz. Yukarıda bahsettiğimiz gibi bu bir yolculuk ve hayatınızı ele aldığınız çok değerli bir yolculuk. O nedenle hiç çekinmeyin, devam etmeme kararını verdiğinizde mutlaka bunu konuşun. Bu konuda ayıp olmaz, kimse kırılmaz. Ancak yine de unutmayalım, her meslekte iyi ve kötü çalışanlar vardır. Her psikolog kötü değildir, psikoterapi işe yaramaz değildir.
Ofisimizde verilen Psikoterapi hizmetleri hakkında detaylı bilgi almak için aşağıdaki linke tıklayabilirsiniz.